30 Mayıs 2009 Cumartesi

DÖNÜŞÜM


Gürdal Sansar bir sabah uyandığında kendisini dev bir 63 yaşındaki memur emeklisi aile babası olarak bulur.Sabahın 6:30'da uyanmış olmasına rağmen içindeki delice TRT-1 haber izleme isteğine karşı koyamaz ve yaklaşık 3 buçuk saat boyunca ev ahalisi uyanıncaya dek her saat başı yayınlanan haberleri zevkle izler.Ailesi ile yaptığı kahvaltı boyunca bakkaldan aldığı Erzincan Tulum peynirini öven Gürdal Sansar,kahvaltıdan sonra kahveye gitmek için evden çıkar.Yolda karşılaştığı üniversiteli ,daha doğrusu üniversitede okuduğunu sandığı Açıköğretim öğrencisi yiğeni Tunç 'a "Annenler nasıl","Okul nasıl gidiyor","Askerliği naaptın","Evlenmeyi düşünüyormusun", sorularını istem dışıda olsa inanılmaz bir hazla sorup,yaklaşık bir 35 dakika boyunca Tunç'u yol üzerinde esir alan Gürdal Sansar,en son "3 alacan 5 alacan ama sigortalı bir işe girecen" diyerek Tunç'u hayattan bezdirme işlemini bitirdikten sonra gittiği Dostlar Kırahathanesinde kendisi gibi memur emeklisi olan kadim dostu Burak Yakar ile iki el tavla atar.Burak Yakar'ı iki mars bir oyun ile yenen Gürdal Sansar hergün olduğu gibi tavladan sonra,kendisi gibi emekli arkadaşlarıyla hükümet hakkında ve çokça doğalgaz faturaları hakkında konuştuktan sonra akşam yemeği için eve gider.Eve gitmeden önce Manav Selçuğa uğrayan Gürdal Sansar,her zaman yaptığı gibi karpuzunu kendisi seçerken futbol hakkında sohbet ettiği Beşiktaşlı manava "Bu sene sizsiniz şampiyon ama Avrupa Fatihini gör sen seneye,Avrupa Fatihini" der.Sohbet esnasında karpuza şaplatma yöntemi ile çıkan sesten iyi olduğunu düşündüğü karpuzunu alıp eve giden Gürdal Sansar,eve geldiği zaman misafirliğe kocası ile gelen kızını görüp sevinir.O akşam kendisine katılan kızı ve damadı ile birlikte akşam yemeği yedikten sonra damadıyla da karşılıklı iki el tavla atan Gürdal Sansar,tavladan sonra hanımının dilimleyerek servis ettiği karpuzu beğenen damadına karpuzu kendisinin seçtiğini belirtip kendisi ile içten içe gurur duyarak bu seferde karpuzu övmeye başlar.Kızını ve damadını eve yolcu ederken eve geç gelen oğluna sitemkar bir bakış atan Gürdal Sansar,misafleri yolladıktan sonra eve geç gelen oğluna fırça atar."Bu evin bazı kuralları var","Burası otel değildir","Serserimi olucaksın başımıza","Yıkıl karşımdan" gibi kızgın baba cümlelerini yüksek sesle söylerken araya girmeye çalışan hanımınada kızan Gürdal Sansar "Ne haliniz varsa görün" dedikten sonra yatmak için yatağına girer.Uykuya daldıktan sonra gün boyunca olup bitene anlam veremeyip içinden "Noluyo lan" diyen Gürdal Sansar,o sabah uyandığında kendisini kahvaltıda övdüğü Erzincan Tulum peyniri olarak,sonraki sabah memur arkadaşı Burak Yakar,ertesi sabah ise dev bir Adana Karpuzu bulduktan sonra,en son tekrar eski haline gelir gibi olup, kendisini en son dev bir Doğalgaz faturası olarak bulur ve hakkın rahmetine erer...

R.İ.P

Gürdal SANSAR (1946-2009)

İyi bir baba

Sadık bir koca

Tuzlu bir Erzincan Tulum Peyniri

Hiç yorum yok: