
Öncelikle
Kayseri'nin yeni stadı
Kadir Has için
Fenerbahçe adına şunu söylemek istiyorum:
Siftahı bizden,bereketi allahtan:)Evet maça gelirsek
Fenerbahçe'miz maçı güzel bir oyunla
2-0 kazandı.Her ne kadar Kayserispor oyun planı olarak
Kasap havasını benimseyip,takımımızı sertlikle sindirmeye çalışsa da,bu oyunlarının cezasını topla alakasız bir pozisyonda
Alex yaptıkları faul sonucu kazandığımız serbest vuruşta
Carlos'un ayağından çıkan füzenin
Suleymanou'dan dönmesi sonucu topu çok klas bir şekilde tamamlayan gerçek golcümüz
Semih takımızı
1-0 öne geçiren golünde çektiler.Semih bu golle
Kayseri Kadir Has Stadyumunda gol atan ilk futbolcu olarak tarihe geçti...

Bu golden
17 dakika sonra kariyerinde ki
800. maçına çıkan Kaptanımız
Alex De Souza,
Roberto Carlos'tan aldığı topu hemen düzelterek ceza sahası dışından sağ ayakla yaptığı vuruşla takımımızı
2-0 öne geçirerek bizi sevince boğdu.Sağolsun Alex,
KRALEX-800 postunda kendisinden istediğim gibi maçı alan oyuncu oldu,ayrıca
Alex attığı bu golle
Kayseri Kadir Has Stadyumunda gol atan ilk yabancı olarak
Semih gibi tarihe geçti...
2-0'dan sonra
Kayserispor'lu oyuncular Kasap havası oyunlarının dozajını daha da arttırdılar,hakem
Bünyamin Gezer'de bu sertliğe göz yumunca
54. dakika da
Volkan gördüğü kırmızı kart geldi.Her ne kadar Kayserispor'lu oyuncu kırmızı kart pozisyonun da
Volkan'ın omzuna
7 dikiş atılmasına neden olucak bir sertlikle girip kart almaması saçmaysa,
Volkan'ın da bu pozisyonda
Eren'i tekmeleyerek aldığı kırmızı kart Volkan adına bir o kadar saçma.Çok rahat giden maçı yaptığı bu hareketle zora sokan Volkan ne zaman akıllanacak en ufak bir fikrim yok,kendisi hala Fenerbahçe'de oynadığının ve takımını bunun gibi saçma hareketlerle 40 dakikadan fazla yanlız bırakmaya hakkı olmadığının bilincine değil ne yazık ki...
Kırmızı kart geldi ama
Kayserispor sertlikten ve çirkeflikten bir türlü vazgeçmedi,çok sinirliydiler nedense,artık yeni stadlarında çıktıkları maçta
2-0 yenik durumda olmaları mı,yoksa o
2-0'lık skoru
Fenerbahçe'nin yapmasımı onları sinirlendirdi bilemem ama sinirlerine hakim olamayan bir kişi de bizde vardı,o kişi
Emre Belözoğlu'ydu.Tamam rakip atağa girerken sana sert girip canını acıtmış olabilir ama nedir bu
Van Damme filmlerinde finalde dayak yiyeceği belli olan kötü-çirkef
Çinli gibi adamda gördüğümüz kafa kesme hareketleri,bir takım tehditler,zamanın da tribünlere kolum girsin yaparkende uymuyordun
Atatürk'ün sevdiği sporcu profiline,şimdi de uymuyorsun,al artık
Emre öğretiyi,al artık ahlak olgusunu azar azar da olsa!Allahtan
Aragones doğru bir hamle ile
Emre'yi oyundan çıkardı da takımımızı olası bir kırmızı karttan daha kurtardı,hakem nede olsa vermeye dünden razı...

Dediğim gibi takımımız bugün güzel oynayarak haklı bir galibiyer aldı.Başta
Alex olmak üzere,
Semih,Lugano,Edu,Carlos,Gökhan,atılana kadar
Volkan,Deniz,kafa kesmeden önce
Emre iyi oynayan oyuncularımız,
Uğur ve
Deivid vasat oyuncularımızdı.
Aragones'in değişiklerini beğendim,
Guiza'nın bizi gene şaşırtmamasını ayrı bir beğendim,istikrarlı futbolcu böyle olacak gol atacaksa
Semih gibi her maç atacak,gol atamayacaksa,
Guiza gibi her maç atamayacak:)Siftahını bizim yaptığımız dediğim
Kayseri Kadir Has Stadı gerçekten çok güzel olmuş,müthiş bir ambians vardı,görüntüler çok hoştu insanın gerçekten maçı izlerken gözü gönlü açılıyor,stadı yapanlara kocaman bir alkış,darısı diğer
Anadolu kulüplerimizin başına ama saha zemini gerçekten berbattı.Bunu maçı izlediğimizde hepimiz gördük,
Volkan Ballı maçtan önce söylediğinde de gördük ama bunun gibi kaygıları bildiren Fenerbahçe olunca nedense gündem yaratmakla ve mızıkçılık yapmakla suçlanıyor!Volkan Ballı'nın hiç futbolculuk yapıp yapmadığı sorgulanıyor,doğru ya futbol oynamayan birinin ülkemizde yorumculuk yapması ne kadar abesse,zeminin kötü olduğu gerçeğini bildirmesi de abes!Maçı izlerken sevgili arkadaşım
Mehmet "Bu ne biçim saha lan,sanki az sonra Kemal Sunal ile Metin Akpınar içeri girecek sanki!" diyip
"Salak Milyoner" filmine gönderme yaparak hepimizi güldürdü ki,kendisinin futbolla olan ilişkisi
"merhaba-merhaba" dan bile azdır ,bu bile zeminin kötü olduğunu anlamak için futbolcu olmaya gerek olmadığına bir kanıttır.Hatırlarsınız arkadaşımın gönderme yaptığı
Salak Milyoner filminin bu sahnesinde babalarından kalan gömülü defineyi bulmak için
Dolmabahçe'nin önünden kazmaya başlayan 4 kardeşin çukurunun ucu
İnönü Stadına çıkmaktadır,üstelik o sırada
Fenerbahçe ve
Kayserspor'un lig maçı vardır ve Fenerbahçe
1-0 öndedir,stadın zemininden maçı izleyen
Kemal Sunal Kayserispor
2. golü yiyince diğer kardeşleriyle birlikte sahaya fırlar ve Kayserispor'a yardım etmeye çalışır,ironik bir şekilde filmde ki maç ile paralellik gösteren bu gece ki maçta
Kayserispor'u kurtarmak için belki sahaya dalacak bir
Kemal Sunal ya da
Halit Akçatepe yoktu ama onların rolüne sahaya girmeye çalışan
Tolunay Kafkas büründü,hani maçtan sonra mütevazilikten bahseden
Tolunay,Roberto Carlos'un üzerine yürüyen Tolunay!

Mütevazilik nutukları çeken
Tolunay,kendisini yatıştırmak için gelen
Roberto Carlos'un üzerine yürüyor,belki Carlos'un bir saygısızlığını gördüğü için bu tepkiyi verdi ve kendince haklıydı,belkide başka bir şey ama Roberto Carlos'unda maçtan sonra dediği gibi Teknik Direktör futbolcusuna örnek olmalıdır,sen böyle yaparsan her Fenerbahçe maçında
10 çirkef gücünde oynayan
Mehmet Topuz'da böyle Carlos'un üstüne böyle yürür!Kim ne düşünürse düşünsün bir teknik direktörün bu tarz hareketler yapması yanlıştır,bunun altında büyük bir kişilik eksikliği yatıyordur,nasıl ki
Erdoğan Arıca'nın ligin ilk yarısında
Lincoln'e olan tepkisi saçma ve yanlış ise
Tolunay'ın bugün ki haraketi de yanlıştır,
Bülent Uygun'un sabah ki hareketi de yanlıştır,artı Bülent'in ki şova dönüktür...
TEŞEKKÜR KÖŞESİAcısıyla tatlısıyla zorlu bir maçı daha geride bıraktık,güzel oynayınca,Fenerbahçe'ye karşı bu kadar bilenmiş takımı bu güzel oyun sounda yenince ne güzel oluyor,tadından yenmiyor.Haftaya önemli bir karşılaşmamız daha var ama benim öncelikle bugün için teşekkür etmek istediğim isimler var:
Bize güzel bir Pazar günü yaşatan
Futbol ve
Efes Pilsen'i
84-80 yenen Basketbol takımımıza teşekkür ediyorum.Takımımızı deplasman da yalnız bırakmayan taraftarlarımıza teşekkür ediyorum,
800.maçında golünü atan Kaptana teşekkür ediyorum,
Guiza'ya nazire yaparcasına goller atan
Semih'e teşekkür ediyorum,rakip takım forvetlerine aman vermeyen
Lugano ve Edu'ya teşekkür ediyorum,
30 metrelik mesafeden golün gelmesini sağlayan müthiş şutu çeken ve gergin anlarda ortamı yumuşatmaya çalışan
Carlos'a teşekkür ediyorum,
Topuz'un verdiği pas da kalecimizle karşı karşıya kalan rakip takım oyuncusuna kademeye girerek gol şansı vermeyen
Gökhan Gönül'e teşekkür ediyorum,rahat giden maçta kırmızı kart yiyerek ömrümüzden ömür çalan
Volkan'a teşekkür ediyorum,başta
Mehmet Topuz olmak üzere çirkeflikleri için
Kayserispor'lu oyunculara ve
Tolunay Kafkas'a teşekkür ediyorum,takdir haklarını hep Kayserspor'dan yana kullanan ve ısrarla sert giren oyunculara kart göstermeyen
Bünyamin Gezer'e teşekkür ediyorum...

Bu arada bu işler maçtan önce skorboarda bunun gibi fantezi ürünü skorlar yazarak olmuyor sevgili
Kayserispor'lu dostlar...

İşte bunun gibi gerçek skorlarla oluyor,ne demişti büyük
Fenerbahçe aşığı sevgili
İslam Çupi "Fenerbahçe yenilmez,bu formayle dalga geçilmez"!