10 Ağustos 2009 Pazartesi

DENİZLİSPOR:0-FENERBAHÇE:2 (LİDER)


Ve lig bizim içinde başladı,çok da güzel başladı,ama biraz zor ama biraz kolay olsa da başladı...Daum yönetiminde sezona kupa ile başlayan Fenerbahçe,futbolda bu tarz hikayeleri seven güruhun,ligin ilk maçı olmasına çok sevindiği Denizlispor deplasmanı ile sezonu açtık.Belki bazıları yarın Daum'un yarım kalan işini bitirdiğine dair yazılar yazacak ama ne yazık o "yarım" kalan iş Şampiyonluk gelmedikçe tamamlanmayacak...



Maça 4-2-3-1 dizilimiyle çıkan takım başlanabilecek en güzel şekilde başlayarak henüz saniyeler oynanıyorken Alex'in harika pasında Guiza'nın ayağından bulduğumuz golle 1-0 öne geçtik.Herkes bu golde Alex'in pasını konuşuyor ama pozisyonun başlangıcına bakarsak daha önce ki maç yazılarında da bahsettiğim üzere en iyi özelliğinin oyunu kurmada ki başarısı olarak gösterdiğim Bilica'nın,orta sahanın gerisinden,topu ileri uç elemanları ile buluşturan topu vardı ki,Denizlispor henüz şaşkınken attığımız golü bu pasa borçluyuz.Edu'lu ve Lugano'lu dönemde ya dışarı çıkan ya da rakip kaleciyle buluşan bu pasların artık Bilica'nın ayağından doğru adrese gittiğini görmek çok güzel ki,ikinci goldede atağı başlatan pası veren gene Bilica idi...



Carlos ile harika bir uyum yakalamasından dolayı sol kanadı forse etmesini beklediğimiz Santos'un,Carlos'un talihsiz sakatlığında Wederson ile oynamak zorunda kalması ve bir türlü yakalanamayan uyum,Santos'un sol kanattan çok ortaya sokularak Alex'e destek vermesine yol açtı ki Santos verebileceği maksimum desteğide verdi maç boyunca.İkilinin Brezilya futbolundan sundukları hoş bilek hareketleri ve paslaşmalarıyla girebildiğimiz pozisyonları atsaydık maç hem daha erken hem de daha farklı bitebilirdi.Kaçırdığımız pozsiyonlarla sadece kendimizi strese soktuk ki bu ikinci yarının ilk 10 dakikasında geriye çekilerek oyunu kendi yarı sahamızda kabul etmemize yol açtı ve haliyle bu durumu gören Denizlispor'un baskısı geldi ama günün başarılı ismi Bilica'nın leblebi gibi topladığı hava toplarını Denizlispor futbolcuları ancak izlemekle yetindi.Tam baskıyı kırıp yeniden gol pozsiyonlarına girmeye başlamıştık ki,Denizlispor'un imdadına kesilen elektrik yetişti.Stad da yaşanan yaklaşık 45 dakikalık elektrik kesintisi nedeniyle duran futbol yeniden başladığında Denizlispor'un ikinci baskısı geldi,can sıkan pozisyonlarada girdiler,misal Bangoura'nın yaptığı kafa vuruşu,allahtan gol olmadıda hatalı ofsayt nedeniyle ligin ilk haftasında Fenerbahçe ve hakem hataları odaklı tartışmalardan kurtulduk.Denizlispor savunması maç boyunca felaketti zaten ama bu felaketi biz değerlendiremiyorduk sadece ve dakikalar ilerledikçe bir kaza kuşununa kurban gitmekten korkut ama korktuğumuz başımıza gelmedi,86. dakika da yakaladığımız kontra atağı iyi değerlendirdik ve Alex'in akıllı pasını güzelce bekleten Deivid'in,uzun koşusıyla Denizli ceza sahasına giren Gökhan Gönül'ü güzelce kaçırması,Gökhan'ında bu pası Guiza'ya ikram etmesi ve geçen sene redddetiği bu gibi ikramlar nedeniyle çok kulağını çınlattığımız İspanyol'un bu sezon bambaşka bir kişiliğe bürünmesi ve gelen gol,çoktan bitmesi gereken maçı bitirdi,"Lambaya püf diyen" taraf bir olduk...



Oyuncuları kısada değerlendirecek olursak:

Maçın adamı için Alex ve Bilica arasında gelip gidiyorum,Gökhan her zaman ki gibi şahane,Kazım koşan,Kazım çalışan ama Kazım bal yapmayan,Emre yorulana kadar iyiydi zaten oyundan düşünce Daum çıkarttı,Cristian oyunun akışını çok iyi sağlıyor,hele birde maçın sonunda ki sertliğini ve insiyatifini 90 dakikaya yayarsa tadından yenmez,Santos için kafasını eğerek çizgi sonuna gidip orta yapamayan Uğur'dan bizi kurtardığı için teşekkür ediyorum dersem bile oyuncunun nasıl oynadığına dair bir fikriniz olur ve Guiza,Deivid'in hikayesini bu sene tekrar bize yaşatan ve yaşatacak olan Guiza,yakın arkadaşını kaybettiği acı gününde attığı iki gol hem ona hemde bize iyi geldi,nazar deymez inşallah.Bir Mehmet Topuz vardı ne oldu ona!



3 sene sonra ilk kez sezona galibiyetle başladık,üstelik bu galibiyet liderliğide getirdi,dilerim sezon sonuda böyle bitsin,herşey çok güzel olsun.

Hiç yorum yok: