Ev hali nedir,insanın kendi evinde rahat etmek amacıyla büründüğü en salaş ve süssüz şeklidir,örneklemek gerekirse kırmızı alt pijamanın üstüne mor t-shirtümüzü şık bir siyah terlikle tamamlayabiliriz bu ev hali durumun da,tamam belki de verdiğim örnek pek uçarı oldu ama anafikri anlamışsınızdır hatta aranız da "bu da salaşmı lan ,ben altıma kazak giyip,şapka niyetine kafama biblo koyuyorum hey ,yavrum hey!!"diyenler olabilir,demeyin deli sanarlar.Neyse ben gene evde tek başına salaşlığın dorukların da gezerken bir de bozulmuş olan kombimiz sayesinde soğuk faktörü nedeniyle " Bizimkiler" dizisinde ki "Cemil" gibi kat kat giyinmiş bir şekilde ikamet ederken genç adam kapı zilinin çalınmasıyla irkildi!!
Evin camından kimin geldiğine bakmak için kafamı camdan uzattım eski komşumuz X ablayı gördüm,X dememin sebebi tamamen benim eşşekliğimdendir 4 sene komşumuz olan kişinin ismini bilmememdendir!!X abla eski adresimize benim adıma gelen bir mektubu getirdiğini kapının önüne bıraktığını söyledi,kendisine 5.kattan teşekkür ettim ve mektubu almak için aşşağıya inmeye başladım normalde bu gibi durumlar da üzerime biraz çeki düzen vermeden çıkmayan ben"amaan kim görücek ki,beş kat hemen inip çıkıcam"diye geçirdim içimden hay geçirmez olsaydım...
Aşşağı inip demir kapıyı dışında ki mektubumu almak için açtığım da "Murphy Kanunları" işlemeye başlamıştı!!!Murphy kanunlarının bilmeyenleriniz için kısaca şöyle açıklayayım,tamamen insan hayatımız da ki olumsulukları baz alır" bundan daha kötüsü olamaz"dediğimiz anlar da, daha kötüsünün gerçekleşmesi durumudur,tam olarak anlatamadım daha ayrıntılı bilgi için burdan bakabilirsiniz Murphy Kanunları'na...
Nerde kalmıştık ,heh mektubu almak için dış kapıyı açmıştım ama o da ne,o en salaş,en Cemil ve en pis halimle ,mahalle de bir görünüp bir kaybolan peri kızı olduğunu düşünmeye başladığım hoş hatun karşımdaydı,hani böyle en güzel halinizle görünmek istediğimiz insanlara en bedbaht durumumuzla karşı karşıya geliriz ya işte benim ki de oydu işte!Hoş hatun kişisi bana bakarken ne yapacağımı şaşırdım "maktubu almyı çıkmda"gibi bişeyler çıktı azımdan,niyeyse bir açıklama yapmak zorun da hissetmiştim kendimi.Kız güldü,güler tabi karşısın da kat kat giyinmiş,pijamasının paçalarını çorabının içine sokmuş ve spor ayakkabı giymiş bir insan irisi kendisine bir şeyler anlatmaya çalışıyordu,ben olsam bende gülerdim açıkcası.Neden sonra peri kızı bana güldükten hemen sonra birden kayboldu oraları pek anlamadım,işte o "bundan daha kötüsü olamaz"dediğim an geldi ve bir çizgi film senaryocuymuşcasına gene daha kötüsü oldu,olmasa şaşardım zaten,gelen mektubumu alıp eve döndüğümde evin kapısının kapalı olduğunu farkettim,anahtar tabiki de evdeydi,şansıma lanet ederek annemden anahtarları almak için cadde üzerinde bulunan dükkanımıza seyirmeye başladım,bu sefer paçalarımı ayakkabımın içinden çıkarmayı unutmamıştım.Anahtarları aldıktan hemen sonra koşarak eve girdim zira olabileceğim kadar rezil olmutum,kapıyı kapattım ve zarfı açtım ve zarfın ilk cümlesinde belki çoğunuza "atıyo lan bu" dedirtecek şu cümle yazıyordu:"Belki de bugün şans sizde...".Hadi ordan!!!!
28 Kasım 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder